Chang Song Thaek ve Abdulkadir Molla: İKİ İDAMIN
ARDINDAKİ BATI’NIN İKİ YÜZLÜLÜĞÜ
Bu hafta içerisinde iki farklı devletin aldığı idam
kararı geçti haberlerde arda arda.. 12 Aralık 2013 günü Bangladeş’te Cemaat-i
İslami lideri Abdülkadir Molla’nın idam edildiği duyuruldu. 13 Aralık 2013 günü
ise Kuzey Kore Komünist parti lideri Kim Jong Un'un eniştesi Chang Song
Thaek'in idam kararı..
Dünya haberciliğine yön veren ve bir şekilde dünya
gündemini oluşturan medyanın yayınlarını özel bir dikkatle takip ettim o 2-3
gün zarfında, tabi bu durum aslında bana Batı’nın bakış açısına ışık tutacağı
için daha çok hatta..
Kuzey Kore 1948’den beri çoğu zaman normal bir insanın
mantığı ve aklının alamayacağı uygulamalara imza atan totaliter Komünist rejime
sahip kapalı bir devlettir. Anlaşılan odur ki; Kuzey Kore Komünist partide
önemli görevler yer almış ve eski devlet başkanı Kim Jong İl’in kız kardeşi ile
evli olan ve şimdiki başkan Kim Jong Un’un eniştesi olan Chang Song Thaek’in
idamı Batı medyasının ilgi alanını daha çok ilgilendiriyor olacak ki, BBC gibi,
CNN gibi yayın kuruluşları gün içinde defalarca özel yayın yaptılar konu ile
ilgili.
Bangladeş’te idam edilen Abdulkadir Molla’ya ilişkin
haber sayısı ve haber verme şekli Chang Song Thaek’e göre çok daha az ve cılızdı..
Batı, bir idama haber değeri verirken, bir diğer idamı
geçiştirip adeta gözünü yumuyordu. Üstelik Kuzey Kore daha bir süre totaliter
uygulamalarıyla Kuzey Kore olmaya devam edecek. Oysa Bangladeş artık aynı
Bangladeş olmayacaktı, çünkü ortasına tam bir bomba atıldı ve Bangladeş’in
içinden yeni bir Suriye, yeni bir Somali, yeni bir Arakan’ın doğması için adeta
bir tohum ekildi.
Bangladeş’te Müslümanlar’a karşı idamlar yoğun olarak ta
2012 yılının sonlarından devam ediyordu. Hatta daha fazlasını söylemek
gerekirse, bu bölgede Müslüman nüfusunu ve gücünü azaltma faaliyeti İngilizler
bu bölgeden sözde “çıkarken” başlatılmıştı. Pakistan ikiye bölündü, Pakistan’ın
hemen tüm nüfusu Müslüman, o dönem 1971 yılında Bangladeş’in nüfusunun %95’i de
Müslüman. Gelin görün ki, çok değil 40 yılı çok az aşkın sürede Bangladeş’teki
Müslüman nüfusu genel nüfus artışına
rağmen %90’ların altına gerilemiş durumda.
Şimdi de Abdülkadir Molla’nın idamıyla patlayan ciddi bir
iç savaş tehlikesinin kucağında..
Hemen yanıbaşında eski adı Burma olan Myanmar var ve
Myanmar’ın Arakan bölgesinde Müslüman azınlığa karşı soykırım uygulanıyor.
Haritayı biraz daha açarsak, Dünyadaki 1.7 Milyarlık
Müslüman nüfusu dünyanın %23’nü oluştururken, bunun içinde de %62’lik kısmı
Güney Asya veya Pasifik Asya dediğimiz bölgenin Müslümanlarından oluşur.
Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Myanmar’da ki Arakan Müslümanları, Tayland,
Patani, Filipinler, Moro ve Nepal Müslümanları, Srilanka Müslümanlarıdır.
Dünya bugün İslam deyince, Ortadoğu coğrafyasını akla
getirirken, Müslümanalrın yarıdan fazlasının yaşadığı Güney Asya Müslümanlarına
neden sessiz dersiniz? Üstelik Müslümanlar en büyük zulmü tam da bu bölgede
görürken ?
Mesela resmi kayıtlara göre 160, gayri resmi kayıtlara
göre 300 Milyon Müslüman Hindistan’da yaşıyor, gelin görün ki, Hindistan’ın
Kaşmir bölgesinde yılalrdır Müslümanlar zulüm altında yaşıyor.
Bunun yanı sıra Patani Müslümanları var, yıllardır
Tayland hükümeti tarafından ezilerek zulüm gören.. Filipinler’de Moro Müslümanları..
Sri Lanka, Nepal, Endonezya Müslümanları..
Bu coğrafyalarda Kuran’a göre mümin kardeş olduğumuz
milyonlarca insandan kaçımız farkında ?
Biz farkında değilken, bunu çok iyi bilen ve
değerlendiren Batı’nın yerüstü ve yeraltı gücü var ama.. Sonuçlarını
izliyorsunuz.. Müslümanlar söz konusu olunca sus pus kalan BM ve insan hakları
örgütleri, Komünistin ölümünü saatlerce konuşup Müslüman’ın ölümüne kör gözle
bakan Batı medyası, siyasetçisi, yatırımcısı, kapitalisti...
Hatta biraz daha geniş açıdan bakalım.. Bangladeş’te bu
idamlar kendi iç süreçleri sonucu olmadı.. Bangladeş dış elin müdahalesiyle bir
iç dönüşüm yaşıyor bir süredir.. Son 1 yıl içindeki idamlar silsilesi buradaki
dş el destekli sessiz devrimin neticeleri. Bugün Abdülkadir Molla’nın idamına
sessiz kalıp gıyaben onay veren Batı, yarın Mısır’da Muhammed Mursi idamla
yargılanırsa sesini çıkaracak mı sizce?
Mısır’da her gün hala çatışma ve ölümler sürüyorsa,
Suriye’de her gün çocuklar silah, soğuk ve açlıktan ölmeye devam ediyorsa, Esed
hala iktidardaysa, bu listeye artık Bangladeş de ekleniyor ve Batı hala
susuyorsa ?
BİZ MÜSLÜMANLAR DAHA NE KADAR KAFAMIZI KUMUN İÇİNDE
TUTMAYA DEVAM EDECEĞİZ ?
Tarih gösteriyor ki, Batı sadece kendine “adil” ve
“merhametli”.. Bu adaletini taa Haçlı Seferlere kadar götürüp izleyebiliriz..
Peki 700 senelik bu ders yetmedi mi? Batı birlik, Hristiyan birlik iken, biz
kendimizi bu derin hesabın içinden nasıl kurtaracağız?
Müslümanlar el ele verip dinde, fikirde, ilimde,
tekonolojide, sanatta, eğitimde, ekonomide, siyasette birlik olmadıkça gücüne
güç katamaz. Bu çağ ve tüm izlediklerimiz birleşme zamanının aciliyetini artık
kapımıza dikildiğini gösteriyor.
Zaman uyanıp birlik olma zamanıdır..
Merve Ferda Özcan
Twitter: https://twitter.com/FerdaOzcan
E-Mail: m.ferda.ozcan@gmail.com
_